Dün akşam arkadaşlarla felekten bir gece çaldık birinin evinde. Çok güzel eğlendik. Şarkılar söyledik, mahalleden azar yedik. Konu tabi ki içince neye gelir, siz anladınız onu. Neyse işte güzel mezeler vs birsürü şey yedik, içtik. Ama önemli olan şuydu; tamamen egolarından arınmış, içten, toleranslı ve sıcak insanlar olunca her türlü ortam güzel oluyor. Bence dün akşam bunun üzerineydi ve de bu yüzden güzel geçti.
Egolarının esiri olmuş bir insan olmayı düşündüm de ne kadar zor aslında. Hani devamlı bir onaylanma güdüsü ama bir yandan onaylanmasan bile onu takmıyor gibi göstermen lazım. Diğer insanlardan üstün olduğunu kendine inandırman lazım, bunu da hissettirmeye çalışman lazım. Böyle yapa yapa artık o kadar üstüne siniyor ki bu davranışlar, bir süre sonra o berbat insan haline geliyorsun. Bir insan kendine nasıl bunu yapar.
Her şeyde insanlarla sidik yarıştırmaya çalışmak, belki de içten içe sevdiğin ama insanların loser olarak adlandırdığı şeyleri yapmaktan vazgeçmek, birisi senin oluşturduğun mükemmel duvarları kırıp sana bir eleştiride bulunduğunda kendin hakkında hayal kırıklığına uğramak gibi çok kötü şeyler de yaşıyor bu insanlar. O yüzden sakın onlara özeneyim demeyin, aslında çok çekiyorlar. Kendileri de bilmiyor ki bizim yaşadığımız gibi karşıdaki insanı da adam yerine koyup dinlediğin, loser da olsan saçma şeyler yapıp bunu anlatabildiğin vs gibi bir hayat ne kadar tatmin edici.